Bilirsiniz, eskiden Kayseri’de Ermeniler yoğun olarak yaşarlarmış. Bir gün
Ermeni’nin biri yolda yürürken elinde altın para olan küçük bir çocuğa
rastlar. Nasıl olsa bu çocuğun aklı ermez, şu parayı elinden alayım diye
düşünür. Çocuğun yanına yaklaşıp gülümseyerek çocuğu sever ve tatlı bir
dille: -Sen bu elindekini bana ver, ben sana şeker, leblebi alayım. Bu
senin işine yaramaz. -Tamam vereyim ama eşek gibi anıracaksın. Ermeni
pişman olur, ne yapalım der ve sokak ortasında eşek gibi anırır. Çocuk: -
Sen eşek aklınla bunun değerini biliyorsun da, ben bilmez miyim?
Ermeni’nin olay karşısında ağzı açık kalmıştır.
|