Padişah bir gün atıyla kır gezintisi yaparken seyislerine demiş ki: -Bu atı
çok sevdiğimi bilirsiniz. Bu atın ölüm haberini bana getiren seyisin
kellesini vururum, atıma çok iyi bakacaksınız. Aradan birkaç yıl geçmiş,
seyisler bakmışlar ki padişahın atı ahırda ölmüş. Seyislerden biri
padişahın sözünü hatırlamış,
telaşlanmışlar, ne yapacaklarını bilememişler.
Birinin aklına İncili Çavuş gelmiş, bu işi ona danışalım demişler. İncili’ye
varmışlar, durumu anlatmışlar. İncili demiş ki ben bu işi çözerim, siz
işinize gücünüze bakın. İncili, padişahın huzuruna varmış. -Padişahım,
senin bir küheylan vardı ya... -Evet... -Ahırda gördüm. Yanına yaklaştım.
Su verdim içmedi, yem verdim yemedi, nalları da havaya dikmiş öylece
duruyor. -Yahu sen şuna öldü desene! -Padişahım ben demedim, sen
söyledin öldüğünü. Bir ceza vereceksen kendine ver
|